ifade özgürlüğü

bunu yanlış anlamakta ısrar edenler var. bu bütün fikirleri ifade etme özgürlüğü sadece kendi görüşünün değil. senin sevdiğin insanı sevmek zorynda mıyım.

her konuda saygı duyulması gerekir. her konuda. ama bir fikri ifade ederken saygı çerçevesinden çıkılmaması lazım. saygısız ifade edilen her fikrin sahibi saygı görmekten uzak olur. fazla ciddiye de alınmaz. zaten karşı tarafa saygı göstermeden ifade edilen fikirlerde bir çok boşluk vardır, bu boşluklar da hakaretlerle kapatılmaya çalışılır. gereken cevabı da aynı seviyeden alır. her türlü fikre, sevmesek bile, açık olmak size hayatınızda bir seviye atlatır.

her şeyde olduğu gibi işine gelince ifade özgürlüğü diyen insanlardan nefret ediyorum.

bir kesimin dilinden düşürmediği ama iş uygulamaya gelince anca sözde kalan özgürlük. onunla aynı fikirdeysen söylersin ama farklı düşünce ise susacaksın. oh ne güzel.

her zaman gereklidir. insanı insan kılan yegane unsur düşünmesidir. ve düşüncesini ifade etmesi. bize uysun ya da uymasın, dert değil. düşünmekten ve düşünceden zarar gelmez. yeter ki düşüncenizi suç teşkil edecek şekilde ifade etmeyin.

hadi ifade özgürlüğü bizim için yok. kaçak göçek laf cambazlığı yapıyoruz buralarda özgür olduğumuzu düşünüp . kendini hiç ifade edemeyenleri düşünün . tecavüze uğrayan yüzlerce engelli, çocuk, hayvan, bitki, cansız olanlar kendimi ifade edemiyor diye özgürlük kelimesi yanlarından geçmiyor.

şimdi ben hakaret etmeden bile internette hükumeti eleştiremiyorsam içimde bir korku varsa nerede bu özgürlük (bkz: nereye saklandın lan ortaya çık)

yok öyle bir şey çıkar onu aklından. efsane kavramlar bunlar, hiçbir zaman var olmadı. üzerinden prim yapıldı sadece. birileri bu uğurda öldü, sonra kahraman olarak anıldı. ama değişmedi durum, onlar kahraman oldu sadece. ifade hala esir, yok öyle bi özgürlük. insan böyle olduğu sürece de, olmayacak!

ülkemizde sadece adı olan ama eyleme dökülemeyen bi haktır.

yaşadığımız ülkede en çok adı geçen ancak henüz kendisiyle tanışamadığımız iyi kalpli terimdir kendisi :)

t: söz gelimi olmazsa olmazken, fiil gelimi "bana dokunmayan yılan bin yaşasın." mantığını ihlal edene kadar olan özgürlük.. sınırlı özgürlük.. özgürlüğü sınırlandırmak? hmm :d ayrıntı: (#1869419) az evvel türkiye'de ifade özgürlüğünün kısıtlandığına dair şöyle bir habere denk geldim; link ki bu konuya girersek konuşacak yığınla mevzu var. şekil a'da da göründüğü gibi; (#2208808) fakat benim şu an değinmek istediğim konu, kavramın sebep ve sonuçlarından ziyade, kavramın bizzat kendisi. ortaya çıktığı ilk günden beri türlü türlü taraflar tarafından gani gani suistimal edilmiş bu kavram, insanlık var olduğu sürece literatürdeki güzide haline yaraşır şekilde kullanılmadı ve asla kullanılmayacak. çünkü insanoğlu tutarlı değil. insanoğlu kendi kibir ve zekasının esiri. kimse ifade özgürlüğünü sürekli ayarında kullanmayı başaracak mertebede değil. ve yine kimse, kendisine yapılan doğru ifade özgürlüklerine sürekli tahammül edebilecek kapasitede değil. yani; sanki yeni bir şeymiş gibi lanse edilen "insanların ifade özgürlüğü yok." ve türevi haberlere denk geldiğimde, "zaten ne zaman oldu ki?" diye sormadan edemiyorum. ki bunu kendimi bildim bileli rap dinleyen, kendini, hayatını, dertlerini, sokağı vs. anlatma ihtiyacını ritimlere dökerek ve bir armoni halinde isyan ederek anlatan adamları yıllardır dinleyen biri olarak söylüyorum. "zincirlerini kırarsan özgürlük olur senin suçun.."

böyle bir şey asla var olmadı. daha doğrusu samimi değildi. ifade özgürlüğünü savunanlar ifadeler kendilerini tırmalamaya başlayınca sansürü icat etti mesela. küresel anlamda bahsediyorum. ifade özgürlüğü kocaman bir yalandan ibaret. insanların duymak istediklerini söylediğiniz sürece özgürsünüz, dünyanın her neresinde olursa olsun.